Tanrıya Dilekçe

Sayın Tanrım,

Uzun zaman oldu sizden bir şey istemeyeli, bu isteğim son mu olur bilemiyorum. Sizden bir zamanlar çok şey istemiştim. Olmadı, hiç biri olmadı!

Oysa Babaannem sürekli derdi, “Bir şey istiyorsanız Allahtan isteyin, o sizi duyar ve mutlaka isteğinizi yerine getirir.” Getirmediniz!

      Kendim için sizden ne istedim tam hatırlamıyorum, ama istemişimdir, yalnız başkaları için çok şey istedim, bunu biliyorum.

Neden yerine getirmediniz bilmiyorum, ama getirmediniz.

Yoksa yersiz istekler olarak mı gördünüz benim istemlerimi?

      Bırakınız iyi olmayı, bırakınız olduğu gibi kalmayı zamanla daha kötüleşti insanların hayatı, yaşayamaz hale geldik. Yani sizden ne istediysem tersi oldu, bunu bilmenizi isterim.

Ben de sizden bir daha o gün bu gün bir şeyistemedim, ta bugüne kadar.

Beni hiç sevmediğiniz için mi istemlerimi duymadınız?

       Ben size ne yaptım?

       Ne yanlışım oldu?

       Oysaben sizi sevdim.

Ayrıca kötü bir şey istemedim ki sizden, sizi zorda bırakacak bir isteğim olmadı.

Hadi istediklerimi vermediniz, bari kötü şeylerde vermeyeydiniz. Bu yaşıma kadar payıma hep acı düştü. Hak etmediğim ne varsa onları yaşadım.

Neden? Neden?

Neler mi yaşadım?

      Bunları yazılarımda hep dile getirdim, şimdi yeniden tekrarlamak istemiyorum -ki siz bunların hepsini gayet iyi biliyorsunuz ve bunları okuyucularımda biliyor. Zalim gecede karıncanın ayak sesini duyan siz, benim işkencedeki çığlığımı hiç duymadınız.

Sayın Tanrım, bir kez olsun sesimi, çırpınışımı duyun, istediğim istenmeyecek şeyler değil. Bizlerde sizin kulunuz, sadece bir avuç egemenler sizin kulunuz değil ki.

       Dünya sürekli kötüye gidiyor Sayın Tanrım, dünya yaşanmaz hale geldi ve siz sadece izliyorsunuz. Sahi bunu neden yapıyorsunuz? Açlıktan insanlar ölüyor. Kimi topraklarda savaşlar yaşanıyor. Bombalar patlıyor, çocuklar ölüyor, büyükler ölüyor, başlar kesiliyor, yuvalar yıkılıyor, analar ağlıyor, aç insanlar intihar ediyor, işsizlik kat be kat arttı.

       Dünya fevkalade kötü yönetiliyor Sayın Tanrım. Her yerde şiddet var, işsizlik var, yoksulluk var. Kadınlar katlediliyor, hırsızlık çoğaldı, fuhuş aldı başını gitti.

Biliyor musunuz insanlar birbirini sevmiyor artık! Fakir zengini, zengin fakiri, fakir fakiri, zengin zengini sevmiyor, herkes birbirine çelme atma derdinde.

Türkiye de kötü yönetiliyor Sayın Tanrım, hem de çok kötü. İnsanlar bunu hak etmiyor, hiç hak etmiyor. Allah diye diye iktidara geldiler, Allah diye diye dağı taşı yiyorlar. Çelik kasaları doldu taştı, ayakkabı kutularına doldurmaya başladılar paraları. Sattılar yediler, yediler sattılar. Satılmadık bir analarımız kaldı, sıra onlara geldi. Onur satıldı, gurur satıldı, namus satıldı, şeref satıldı, inançlar satıldı, kişilik satıldı…

      Size neyi anlatayım ki, hangi birini anlatayım. 301 insanımızın Soma da maden de nasıl katledildiğini mi anlatayım, HES’ler adı altında doğanın nasıl harap edildiğini mi? Kamu malı olan fabrikaların nasıl özelleştirildiğini mi anlatayım.

Dünyada tüm olup bitenleri medyadan öğrenmeye çalışıyorsanız eğer bir şey öğrenemezsiniz, onlar olup biten her şeyi saklıyorlar, yanıltıyorlar, güllük gülistanlık gösteriyorlar Dünyayı, çünkü medya da diktatörlerin emrinde.

      Türkiye koca bir hapishane oldu, herkesin sesi soluğu kesildi. Açım, işsizim, evsizim, okulsuzum, hastayım, sigortasızım, geleceksizim diyenin kafasına vuruluyor, içeri atılıyor.

      Şimdide başımıza bir bela daha sarıldı. Dört beş aydır insanlık bununla boğuşuyor. Korona virüsü deniyor buna. Bir sürü can aldı, almaya devam ediyor. İnsanlar bu virüslerden ne çok çekti. Veremden, Tifodan, Koleradan, Kızamıktan, Çiçekten, İspanyol gribinden bir sürü insan öldü, şimdi de Korona’ dan ölüyoruz. Yazık değil mi bize? Kim bunu başımıza sardı? Kimse doğru dürüst bir şey söylemiyor. Söyleyenler de çelişkili açıklama yapıyor. Her şey gizleniyor, insanlar kandırılıyor. Bari siz doğruları söyleyin.

      Dört kitap indirdiniz kullarınıza, dört ayrı kitap. Dördü de farklı. Dördü de birbiriyle çelişen. Bir de bir sürü kitapsız dinler var. Her din bir öteki dine düşman. Birbiriyle savaşıyorlar.

Bunu neden yaptınız? Bakın insanlar bölündü, kardeşlik bozuldu.Birbirine düşman dört kitap yerinebir kitap yollasaydınız tek din olurdu, bölünmede olmazdı, onca din savaşları da.

Sizi yeryüzünde temsil eden din adamları da hiç adil işler yapmıyorlar Sayın Tanrım, sizi hiç iyi temsil etmiyorlar. Daha bir gün olsun bir grevde grevciler için dua ettiğini görmedim. Ama diktatörlerin, ama fabrikatörlerin sofrasına koşa koşa gidiyorlar, onların başarıları için dua ediyorlar.

      Dünyayı kötülerin yönetmesine neden izin veriyorsunuz Sayın Tanrım, onca iyi varken, hani aklım demeye hiç elvermiyor, yoksa sizde mi kötülerden yanasınız?

      Artık seyirci olmaktan vaz geçmelisiniz Sayın Tanrım, Dünyanın sorunlara el atmanızın zamanı çoktan geldi ve geçiyor, yoksa Dünyayı da, insanlığı da kimse kurtaramaz.

Sayın Tanrım, bir an önce olup biteni düzeltmenizi, gereğini yapmanızı önemle arz ediyorum.

      Saygılarımla…

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.